Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) sunulan yeni yasa teklifi, birçok farklı alanda yeni düzenleme öngörüyor.
Bu kapsamda, 2016’dan bu yana defalarca değişen otomobillere uygulanan Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) şartlarında da yeni bir değişikliğe gidilmesi hedefleniyor.
21 maddelik teklifin 14’üncü maddesinde, “Özel Tüketim Vergisi Kanunu’nun 12’nci maddesinde yapılan değişiklikle, Cumhurbaşkanına tanınan yetki genişletilerek, taşıtların motor silindir hacmi, menzili ve batarya kapasitesi gibi teknik özelliklerine göre farklı ÖTV oranları belirleme imkânı getirilmiştir” ifadelerine yer veriliyor.
Bu kapsamda, otomobillerin silindir hacimleri, elektrikli motor gücü ve fiyatlarına göre şekillenen mevcut ÖTV sisteminin yenileneceği anlaşılıyor.
2017’ye kadar sadece motor silindir hacmine göre şekillenen ÖTV oranları, bu tarihten sonra ise araç fiyatlarına göre hesaplanır hale gelmişti.
Elektrikli otomobillere uygulanan ÖTV oranlarında da geçmiş yıllarda değişikliğe gidilmiş, batarya ile çalışan bu araçların motor gücü ve fiyatına göre vergi oranları belirlenmişti.
ÖTV sistemi son olarak plug-in hibrit, yani şarj edilebilir hibrit araçlar özelinde de bir değişikliğe uğramıştı.
2024’te yapılan değişiklik ile, bataryası dışarından şarj edilebilen ve aynı zamanda içten yanmalı motora sahip bu otomobillerde, yeni ÖTV oranları yüzde 30, yüzde 60 ve yüzde 70 olarak belirlendi. Düzenleme öncesi Türkiye’de satılan plug-in hibrit otomobillere en düşük yüzde 80 oranında ÖTV uygulanıyordu.
Meclise sunulan yeni teklifte ise, artık batarya kapasitesi ve menzil değerlerinin de ÖTV hesabına dahil edileceği anlaşılıyor.
Fakat, bu konuda nasıl bir vergi oranı uygulanacağı ise henüz netleşmiş değil.
Teklifin 15’inci maddesinde ise, “Özel Tüketim Vergisi Kanununa eklenen düzenleme ile ÖTV Kanunu’nun (II) sayılı listesindeki 87.03 G.T.İ.P. kodlu binek otomobillerin ÖTV oranları ve matrahları, piyasa fiyatlarını etkilemeden güncellenmektedir. Bu düzenlemeler, taşıt fiyatlarının güncel ekonomik koşullara uygun şekilde vergilendirilmesini sağlamayı amaçlamaktadır” şeklinde ifadeler yer alıyor.
Bu maddeye göre, son 3 yıldır yapılmayan matrah güncellemesinin kapsamlı bir şekilde yapılacağı beklenebilir. Öyle ki, geçmiş yıllarda yapılan matrah güncellemeleri, kur artışlarının ardından araç fiyatlarının yükselmesi sonucu kısa sürede geçerliliğini yitiriyordu. Bu durum bazı yıllarda 2 kez matrahların güncellenmesine yol açıyor, bu da tüketici nezdinde bir takım sorunlar yaratabiliyordu.