‘Türkiye’ye özel model’ yarışı

Son yıllarda üst üste rekorların kırıldığı Türkiye otomotiv pazarı, markaların genel merkezlerinin de dikkatini çekiyor. Öyle ki, Türkiye son 2 yılda birçok markanın en büyük 5 pazarından biri haline geldi.

İşte bu tablo, küresel otomotiv endüstrisinde rekabetin gittikçe arttığı bir dönemde, markaların daha yüksek satış adetlerine ulaşma hedefiyle Türkiye’ye özel otomobiller geliştirmesine yol açmış durumda.

Türkiye’ye özel olarak geliştirilen modellerin ortak özellikleri ise, düşük ÖTV dilimlerine girebilmeleri olarak öne çıkıyor.

Bunun son örneği Çinli otomobil üreticisi BYD’den geldi. Manisa’da fabrika kurma hazırlıklarını sürdüren şirket, yüzde 10 ÖTV dilimine girebilecek bir otomobil geliştirdiğini geçtiğimiz hafta duyurdu.

Bu kapsamda, markanın D-segment sedan modeli Han, 160 kW güç üreten daha küçük bir batarya paketi ile birlikte satışa sunuldu.

Geçtiğimiz hafta özel bir toplantı düzenleyerek ‘Türkiye’ye özel otomobilin’ duyurusunu yapan BYD Türkiye Genel Müdürü İsmail Ergun, markanın Çin’deki genel merkezini ikna etmek için yoğun mesai harcadıklarını bildirdi.

Ergun, “Uzun süredir Türkiye’deki vergi sistemine uygun olan Seal sedan modelinin 160 kW’lık versiyonu için BYD global ile görüşmelerimizi sürdürüyorduk. Yaklaşık 6 aylık bir sürecin ardından, bu talebimiz olumlu karşılandı ve Seal modelinin 4×2 versiyonu yalnızca Türkiye’ye özel olarak üretildi” dedi.

Yapılan bu özel çalışma sayesinde, otomobilin satış fiyatı daha önce Türkiye’ye getirilen 390 kW güç üreten versiyona göre 1 milyon TL’den daha fazla ucuzlamış oldu.

BYD Seal’in Türkiye’ye özel bir versiyonunun geliştirilmesi kuşkusuz ses getirdi.

Fakat, bu gibi örnekleri çoğaltmak mümkün.

Otomobil markalarının ‘Türkiye’ye özel’ modellerini incelemeden önce ise, mevcut ÖTV sistemini bir kez daha hatırlamakta fayda var.

Türkiye’de satılan otomobillerin ÖTV oranları güç seçeneğine göre farklılık gösteriyor.

Elektrikli araçlarda, motor gücü 160 kW’yı geçmeyen ve matrah değeri 1 milyon 450 bin TL’nin altında kalanlar yüzde 10 ÖTV diliminde kalabiliyor. Motor gücü 160 kW’yı geçen elektrikli araçların ÖTV oranı ise yüzde 50 ve yüzde 60 şeklinde uygulanıyor.

Kasım 2023’ten beri devam eden bu tablo, bugüne kadar birçok markanın ‘ince ayar’ yapmasını sağladı.

Örneğin, Tesla’nın Türkiye’de tek modeli olan Model Y, bataryası ve motor gücünde yapılan güncelleme ile yüzde 10 ÖTV dilimine girdi. Böylece, otomobilin fiyatı da o dönem 1 milyon TL kadar ucuzlamış oldu.

Tesla gibi birçok diğer üretici de Türkiye’deki ÖTV oranlarına uygun otomobiller geliştiriyor.

Bu markalardan biri olan Mini de, Countryman modelinin elektrikli versiyonunu 150 kW güç ile satışa sunarak aracın yüzde 10 ÖTV diliminde kalmasını sağladı.

Koreli Hyundai ise Ioniq 5’in 125 kW gücünde, Ioniq 6’nın da 111 kW güç üreten versiyonlarını geliştirdi. Bu sayede her iki Koreli de yüzde 10 ÖTV dilimine girebildi.

İsveçli Volvo da, yaz aylarında satışa sunacağı en küçük SUV modeli EX30’un 150 kW’lık versiyonunu Türkiye’ye getirecek. İsveçli SUV bu sayede yüzde 10 ÖTV diliminde yer alabilecek.

Volvo EX30’un fiyatı henüz bilinmiyor. Fakat, Türkiye’ye özel olarak geliştirilen elektrikli modellerin hemen hemen hepsi yüzde 10 ÖTV diliminin üst sınırında bulunuyor.

Bu otomobillere gelebilecek ufak bir zam, ÖTV oranlarını bir üst dilim olan yüzde 40’a çıkaracak. Böyle bir durumda bu araçların fiyatları da 2 milyon TL’nin üzerine çıkacak.

Türkiye’ye özel motor seçenekleri geliştirme fikri, aslında elektrikli otomobiller ile başlamadı.

BMW ve Mercedes gibi Alman premium markalar, 2000’li yılların ortasında Türkiye’ye özel olarak üretilen 1.6 litre motor hacmine sahip otomobillerini satışa sunarak, araçlarının düşük ÖTV dilimlerinde kalmasının önünü açtı.

BMW 3 Serisi ve 5 Serisi ile Mercedes’in C Serisi ile E Serisi modellerinde bugün bile 1.6 litre motor seçenekleri sunuluyor. Bu motor seçeneğine sahip araçlar yüzde 80 ÖTV diliminde yer alırken, aynı modellerin 2 litre motora sahip versiyonları yüzde 150 ÖTV diliminde yer alıyor.

Alman markalar, elektrikli modellerinde de bu trendi devam ettiriyor.

Örneğin, BMW 5 Serisi’in elektrikli seçeneği ‘i5’, Türkiye’ye özel olarak 160 kW güç üreten bir versiyona sahip. Araç bu sayede yüzde 60 yerine yüzde 40 ÖTV dilimine girebiliyor.

Benzer şekilde, Mercedes’in BMW i5’e rakip olarak ürettiği tam elektrikli EQE modeli de Türkiye’ye özel olarak 160 kW gücünde bir versiyona sahip.

Özetle, 2000’li yıllarda Almanya’daki genel merkezlerini Türkiye’ye özel olarak 1.6 litre benzinli motor üretme konusunda ikna eden BMW Türkiye ve Mercedes-Benz Türkiye ekiplerini, günümüzde aynı hamleyi elektrikli modellerinde yapıyor.

Pazardaki diğer oyuncular da elektrikli otomobilleri üzerinde ‘Türkiye’ye özel model’ trendini devam ettiriyor.

BENZER İÇERİKLER