“Enflasyon yavaş yavaş dizginlenmeye başladı”

Ekonomimizin her gün yüzde 5,5 oranında büyümesinde, iş gücü sayısındaki artışa rağmen istihdamımızın 33 milyon sınırına ulaşmasında, ihracatımızın 261 milyar dolara yükselmesinde sizlerin katkısı asla yadsınamaz.

Kuruluşundan bugüne MESS bünyesinde gayret göstermiş herkese, tüm metal sanayicilerimize ülkem ve milletim adına teşekkür ediyorum.

KoronavirüsKoronavirüs ve jeopolitik krizler tedarik zincirlerinde kırılmalar oluştu, enerji ve gıda artışlarında yükselmelere sebep oldu. Bölgesinin yükselen yıldızı olan Türkiye, etrafındaki ateş çemberine rağmen nitelikli insan kaynağı ve büyümesiyle adından daha fazla söz ettiriyor.

Vatandaşlarımızın refahını kalıcı olarak artırmayı hedeflediğimiz ekonomi programının olumlu etkilerini görmeye başladık. Ağustosta 4,3 milyar dolar ile 5 yılın aylık en yüksek cari fazlasını verdik ve yıllık cari açığımız 11 milyar dolara geriledi. Rezervlerimiz artmaya devam ediyor. Merkez Bankası brüt rezervleri 156 milyar dolarla rekor seviyeye ulaştı. Bu yılın ilk 8 ayında istihdam artışı 654 bin kişi oldu ve işsizlik yüzde 8,5 olarak gerçekleşti. İstihdam 32 milyon 776 bin kişi oldu.

Gençler ve kadınların çalışma hayatındaki konumlarını güçlendirmeye öncelik veriyoruz. İş pozitif programımız ile 600 binden fazla kadın vatandaşımızı iş gücü piyasasına kazandırdık. İşverenlerimizin en çok şikayet ettiği hususların başında çalıştıracak personel bulamamak geliyor. Uluslararası iş gücünün tamamlayıcı rolünden istifade ediyoruz. Üretenin, ihracat yapanın özellikle yanında olmaya devam edeceğiz. Kayıt dışı olmayan istihdamı destekleyici politikalarımız sürecektir.

Enflasyonla mücadelede de kayda değer mesafe aldık. Birikimimize musallat olan enflasyon yavaş yavaş dizginlenmeye başladı. Son 4 ayda yıllık enflasyon 26,1 puan geriledi. Yeterli mi? Değil. Çok daha fazlasını yapacağız.

Mali disiplinden asla taviz vermiyoruz. Deprem harcamaları dışındaki tüm harcamalarda tasarruf bilincini ön planda tutuyoruz. Verimliliği ve rekabet gücünü artıracak reformları zaman kaybetmeden hayata geçireceğiz. Siz sanayicilerimizle verimli ve üretken yatırımlara imza atmak istiyoruz. İzleyeceğimiz aktif sanayi politikalarımızla reel sektörümüzün sıçramasını sağlayacağız.

Türkiye’yi kalkındırma mücadelemizde 22 yıl boyunca çok çeşitli zorluklarla karşılaştık. Biz köprü, yol, baraj, fabrika inşa ederken, muhalefetin ve belli çevrelerin neler yaptığını hatırlıyoruz. Mega projelerimizin mahkeme yoluyla engellemeye çalışılmasından müteşebbislerimizin yıpratılmasına, ülke ülke dolaşıp uluslararası yatırımcılara ‘gelmeyin’ çağrısı yapılmasına kadar her türlü suikastlesuikastle karşı karşıya kaldık.

Bu ülke paralel örgütün uzantılarıyla Türk ekonomisine operasyon çeken muhalif aktörler gördü. ‘millet yol mu yiyecek’ diyen vizyonsuzlar mı ararsınız, ülkemizin ilk 3’e girdiği İHA ve SİHA’larınaSİHA’larına saldıranlar mı ararsınız… Burada bir teselli olarak şunu da söylemek isterim. 21. yüzyıl Türkiye’sine asla yakışmayan bu zihniyetin bizzat Türk siyasetinden perteperte çıkartılması, Türkiye’nin aydınlık geleceği adına fevkalade önemli buluyoruz.

Bir hakikati bugün bir kez daha hatırlatmak durumundayım. Bizi bugüne getiren doğru bildiğimiz yolda sabırla ve emin adımlarla yürümemizdir. Başkalarının ne dediğini umursamadık. Hayalleri hedeflere, projelere ve esere, yatırıma, hizmete dönüştürdük. Bugün de duruşumuz bu şekildedir.

Bizim tek bir derdimiz var. O da bu ülkeye aşkla hizmet etmektir. Bizim tek bir gayemiz var, o da insanımızın hayır duasını almaktır.

22 yıldır yürüdüğümüz, uzun ince bu yolda, ülkemizi demokrasi, adalet ve kardeşlikle büyütmeye devam edeceğiz. İşçi veya işveren fark etmeksizin tüm sendikalarımızın desteği çok önemlidir.

İsrail’in koç başı olarak kullanıldığı kirli planın hedefine ulaşamaması her şeyden önce Türkiye’nin 85 milyon olarak kenetlenmesine bağlıdır. İç kalemizde bir gedik açılırsa, dışarıda verdiğimiz mücadelenin bir anlamı kalmaz. Gün, ezeli ve ebedi kardeşliğimizi güçlendirme günüdür.